KKE Merkez Komite Genel Sekreteri Dimitris Kutsumbas 5/3’ta Mecliste yaptığı konuşma sırasında, savaş cephelerindeki uluslararası gelişmelere de değinerek, şunları belirtti:

“NATO yandaşlığındaki rolüyle ilgili olarak ülkemizin Ukrayna’daki savaşa katılımını meşrulaştırmak için halka  söylediklerinizden birisi de sözde “tarihin doğru tarafında” olduğumuzdu. Savaşa katılım -diğer durumların yanı sıra- halkımızın ekonomik durumunda özellikle Enerji alanında olmak üzere pahalılık alanında çok büyük olumsuz sonuçlara neden oldu.

Peki, iki yıldır neden sözde "demokrasi-totaliterlik mücadelesi" yürüttüğünüzden, NATO üyelerinin gözbebeği gibi koruduğu "uluslararası hukuk" ve "toprak bütünlüğü" konusunda veya  Euro-Atlantik projelerine katılımı "kendiliğinden açık" ve hatta "ilkesel bir duruş" olarak gördüğünüzle ilgili bir  haber duymuyoruz?

Ve şimdi bunlar hep geride mi kaldı? Sizlerin bile bunları kabul etmeye cesareti yok. ABD, Rusya, Almanya, İngiltere, Fransa ve bunların AB içindeki diğer müttefiklerinden hangisinin Ukrayna'daki "ganimetleri" paylaşmada ilk söz hakkına sahip olacağı konusunda teklif ve karşı tekliflerden oluşan kaba bir açık artırma savaşı; hem ülkenin doğal zenginlikleri hem de olası bir emperyalist barış anlaşmasından sonra oluşacak genel "statüko" açısından kırılgan olacak ve yeni bir emperyalist savaşı  hazırlayacak.

Bugünlerde takip ettiğimiz ve tüm hızıyla  gelişen  pazarlar, hatta Beyaz Saray'ın Oval Ofisi'nden canlı yayınlanan hassas görüntüler, KKE'nin en başından beri söylediği şeyi tüm ciddiyetiyle ortaya koyuyor: Bu savaş emperyalist bir savaştır, soyguncuların savaşıdır. Sizler de sadece ordu soygununun içerisinde diğerinin karşısında bir piyonsunuz. Belki şimdi Trump'la biraz kafanız karışmış olabilir ama işin özü değişmiyor. Çünkü bunlar sizin değerlerinizdir, başka bir şey değil.

Ülkenin konumunu yükselten ve egemenlik haklarının korunmasını meşhur savunma anlaşmalarıyla garanti altına alan "güçlü müttefikler" hakkındaki büyük sözlerden geriye ne kaldı? (…) şimdi maskeler düşerken, uluslararası ilişkilerdeki "acımasızlığa" ve "işlemselliğe", Batı'nın ve onun "değerlerinin" "kaybolan onuruna" şaşırmış gibi yapıyorsunuz.

Hepiniz aynı kalıplaşmış ifadeleri tekrarlıyorsunuz “AB’nin jeopolitik olarak büyümesi ihtiyacı”. Sanki Ukrayna'daki katliamda halkının alın terinden kazanılan avrolarla  bugüne kadar 140 milyar dolar harcayan AB,  küçücük bir çocuktu ve sen onu yetişkin yapmaya karar verdin.

Nasıl mı? Eğitimden, sağlıktan, altyapıdan, gelirden, güvenlik sistemlerine yapılan yatırımlardan, emekliliklerden, NATO askeri teçhizatına verilecek olan milyarlarca doları, sizin dediğiniz gibi "AB'nin ortak savunması" için, hatta garantiler çerçevesinde Ukrayna'ya asker göndermeyi de içerebilecek savaş ekonomisine geçiş için harcamaya hazırlanıyorsunuz.

KKE Merkez Komitesi Genel Sekreteri, YD hükümetini, Avrupa-Atlantik partilerinin de desteğiyle  Yunan halkını ve ülkeyi emperyalist savaşa dahil ettiği  için kınadı. 

07.03.2025